Değerli arkadaşlar sitemizi ziyaret ettiğiniz için çok teşekkür ederiz. Forumu güncel tutmaya ve olabildiğince ilgilenmeye çalışıyoruz. Sitemize girince üye olup ilgilendiğiniz manga konularına mesaj atarsanız seviniriz.

Denemelerinizi Dışa Vurun!

Müzik, yazı, fotoğraf, resim, sinema, televizyon, opera vb ilgilendiğiniz sanat dalları hakkında yazabileceğiniz yer.
Celebhol
Mesajlar: 11624
Kayıt: 28 Tem 2010 00:02
Favori Anime: -

...
En son Celebhol tarafından 10 Kas 2014 19:45 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
Kullanıcı avatarı
Dr.M
Kalemşor
Kalemşor
Mesajlar: 2524
Kayıt: 22 Kas 2011 21:26
Cinsiyet: Erkek
Favori Manga: One Piece, Veritas, Gamaran, Hollyland,Liar Game,Bakuman, One Punch Man, Berserk, Toriko, Tower of God, City of the Darkness, Noblesse,
Favori Anime: Naruto, Bleach,Death Note, Hellsing, Samurai X, Hunter X Hunter, FullMetal Alchemist Brotherhood
Konum: Zonguldak

Bir insan kendini iyi ifade etmek için yazar beyler, Ölümsüz olmak için yazar, kafasında hikayeler vardır yazar. Yazmak hoşuna gidiyordur yazar. Benim sevdiğim bir evrenim tamamen benim oluşturduğum bir dünya çağ çağ bölünmüş ince ince işlediğim bir dünyayı ve oradaki hikayeleri size anlatmak için yazıyorum.

Aslında olay sadece bu dünya dediğim Justisar değil. Kafamda hikayeler var anlatılacak yaşanmış yaşanılacak. Söyleyecek sözlerimiz bu yüzden. Kafadaki düşünceleri kağıda aktarmak bu yüzden. Ben bir fikri bir olguyu örneğin Gerçek pek çok görüş açısından yazmayı severim belki onlardan birini tutuyorumdur. Belki de hiç biri değildir. Aslında bu tip deneme yazılarını hiç yazamam. Bir kaç tane denedim kendim ile ilgili pek beceremedim. Belki de lisede hep bu yazıları bir zamanlar sevdiğim kız yazdığı ben hikayeler yazdığım için bilmiyorum. Hep başkalarının hikayelerini anlattım kendimden kaçtım belkide bilmiyorum.

Bu arada Mustafa başlığını biraz piç etmek gibi oldu ama bir iki kelam da ben edeyim dedim. Şu an yazdığın denemeler güzel gerçek nedir hakkında hoş bir deneme ben olsam gerçeği duruma göre yalanlar içine gizlenmiş bir hazine olarak ya da yalanlarla örtülmüş bir kabus olarak nitelerdim. Düşünceler adına kendi adıma olmasada bir denemede buraya ben atmak istedim, uygun görürsen. Hakkında yazdığım kişiyi sende az da olsa tanıyorsun, Bunu yayımlamanın sebebi Yazmanın nedenleri hakkında ince bir irdeleme aslında. Bir insan neden yazar? Asıl soru bu belki de

Uzun bir aradan sonra zihnimin derinliklerinde bu mektubu buldum belki bu mektupların devamı gelir…

Yazar / Mert Şahin

Justisar Günlükleri XI. Kısım...


_Mektuplar_


Saygın sayfa…

Yapacak bir şey yok, sadece okumak ve yazmak. Başka ne yapılabilir ki burada…Bu köhne yerde görevimin sabır işi olduğunu, Konuşmanın nasıl bir ihtiyaç olduğunu öğrendim, sayın sayfa. Eskimiş ve yıpranmış olsan bile beni anlayacak yegane şeysin belki de sen…

Bu yazıyı muhtemelen kimse okumayacak, Burada saklı mürekkepler kurumadan sana yazmazsam delireceğim, bütün dünyevi olaylardan temizlenmiş, sakin bir yaşamım olduğunu mu sanıyorsun. Ben bekleme adamı değilim Sayın sayfa, bana dava adamı dediler. Silahı savunmayı adam öldürmeyi, görevler için keşif yapmayı öğrettilar Saygın sayfa ama Şimdi buraya dikildim, isteyerek mi hayır, bunu kim ister ki. Benim istediğim ölmek şu anda....Belki o gün giden sevdiklerimi bir daha görürüm diye….

Dünyanın adaletsiz çarkı her zaman bir kişi buluyor Sayın sayfa, Öyle kişileri buluyor ki bu yük altında ezilsinler istiyor. Bazıları ezilip çiğneniyor, bazıları ayakta kalıyor. Ben ayakta kalacağım ve gözlerim bu köhne harabe dışında başka yerlerde görecek. İşte bunun için, bileklerimi kesmiyorum Sayın sayfa, görevimi yapıyorum.

Görevim ne mi ? Burayı beklemek. Buradaki gizli şeyleri korumak, Şu an korumakta olduğum kahrolası çürümeye başlamış bir kütüphaneden yazıyorum bu kelimeleri, dışarıda güneş parlamıyor hiç, sis içinde etraf, güneşi görmeyeli yüz yirmi yıl oldu. Yüz yirmi yıl bir insan ömrünün iki katı Sayın Sayfa, o süre zarfında ilk elli yıl bazı kişilerin buraya yaklaşmamaları gerektiğini öğrettim.

O zamanlar zevkliydi, reflekslerim keskinleşmiş, çok ölümcül ve derin olmadıkça basit yaraların etkilemediğini öğrenmiş olduğum için. Buraya gelen benle savaşan bir çok kişiyi öldürdüm. Ama sonra artık gelmeyi kestiler, bende kendimi kitaplara verdim, bu kahrolası büyük kütüphanedeki bütün kitapları bitirdim. İki de kitap yazdım, ama yazdıklarını kimse değerlendirmeyince, kitap yazmak pek tatmin etmiyor insanı.

Şimdi ise korumakla olduğum bu sabır dolu görevi yapmakta zorlanıyorum. Elim her seferinde ölmek için hançerime gidiyor ölüp de kurtulmak için,kendimi zor durduruyorum. Bunu yapmak çok zor Sayın sayfa. Bazı ahmaklar benim yerimde olmayı dileyebilir ama onlar elli yıl bile dayanamazlar bu lanet harabelere…

Cidden Ölülerin Bekçisi olmak zor Sayın sayfa, Ölümsüz olmaktan çok daha zor…

Ölülerin Bekçisi

Wallace Greece…
ÖLÜLERİN BEKÇİSİ 3. SEZONU OLAN KURDUN SAVAŞI BAŞLIYOR
GÜNCEL 10. BÖLÜM ÇIKTI [/i][/size] OKUMAK İSTEYENLER BURADAN[/size]

YENİ BAŞLAYANLAR! ÖYKÜNÜN İLK SEZONU İÇİN ÖLÜLERİN BEKÇİSİ ÖZGÜR BİR ADAM BAŞLIĞINA

İKİNCİ SEZONU İÇİN ÖLÜLERİN BEKÇİSİ KURDUN DOĞUMUNA BAKABİLİRSİNİZ.
Celebhol
Mesajlar: 11624
Kayıt: 28 Tem 2010 00:02
Favori Anime: -

...
En son Celebhol tarafından 16 Eki 2018 04:36 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
Kullanıcı avatarı
Yegt-Sama
Mesajlar: 669
Kayıt: 01 Nis 2013 15:05
Cinsiyet: Erkek
Favori Manga: Veritas, One Piece, Beelzebub, Gantz, Berserk, Death Note,Vagabond
Favori Anime: One Piece, FMAB, Code Geas, Death Note. Bleach,Naruto, Steins Gate, Cowboy Bebop, Fate Zero
Konum: Ankara(cebeci)

Yazılar tamamiyle düşünceler için düşüncemiz üzerine mi olacak?
Resim
► Spoiler Göster
► Spoiler Göster
► Spoiler Göster
► Spoiler Göster
Celebhol
Mesajlar: 11624
Kayıt: 28 Tem 2010 00:02
Favori Anime: -

Yegt-Sama yazdı:Yazılar tamamiyle düşünceler için düşüncemiz üzerine mi olacak?
"Deneme, bir yazarın belli bir konuya ilişkin kişisel duygu ve düşüncelerini anlattığı metinlere denir."
http://tr.wikipedia.org/wiki/Deneme_(edebiyat)

Gerçeklik, aşk, bilgi, bilim, hayat, varlık, yokluk, sinema, tiyatro, popüler kültür vb. türü şeylerde kendi düşüncelerinizi anlatın.
Kullanıcı avatarı
İkarus
Mesajlar: 2588
Kayıt: 01 Mar 2012 20:40
Cinsiyet: Erkek
Favori Anime: Van pis forevır

Sayfayı bende piç edeyim o zaman.
Sözlerimi ve düşüncelerimi yazabildiğime inandıran adam Sait Faik’in şu sözleriyle başlamak istiyorum.

‘’Söz vermiştim kendi kendime: Yazı bile yazmayacaktım. Yazı yazmak da, bir hırstan başka ne idi? Burada namuslu insanlar arasında sakin,ölümü bekleyecektim. Hırs,hiddet neme gerekti? Yapamadım.Koştum tütüncüye, kalem kağıt aldım. Oturdum. Ada’nın tenha yollarında gezerken canım sıkılırsa küçük değnekler yontmak için cebimde taşıdığım çakımı çıkardım. Kalemi yonttum. Yonttuktan sonra tuttum öptüm. Yazmazsam deli olacaktım.’’
‘’Haritada Bir Nokta’’ adlı hikayesinden…

Ben Sait Faik gibi bir ihtiyaç yani bir hava gibi bir su gibi istiyorum yazmayı. Hırs oluştursa da insanın içinde gerçektende en büyük miras, beklide vücudumuza onca anlaşılmayan ıhtırası veren şu yazı yazmaktan başka bir şey değil.Çünkü yüzyıllardır dünya üzerinde doğup büyüyen ve ölen onca insanın dünya üzerinde bana göre bırakıp ta ardından gülümseyerek bu gerçek servet diyebileceği şeyin ‘’yazmak’’ tır. Çünkü ister inanın ister inanmayın dünya üzerinde benim gibi ölümden ve toprak olmaktan korkan çoğu insanın belki dünya üzerinde iz bırakmak için yaptığı en ele avuca sığan, en yararlı ve en kutsal şey yazmaktır. Ve milyarlarca ölen x,y,z insanının mezarlıklarda diğerlerinden tek ayıran şeydir yazmak. İz bırakmaktır yahu. Yazılmasaydı İskender kimdir kim bilebilirdi? Ya Hannibal’ı? Ya söylesenize yeryüzüne gelen binlerce kudretli kral vardır. Peki onları birbirinden ayıran nedir? Tarihe geçmeleri; yani yazılmak.
Neyse yazmak; belki inanırsınız belki inanmazsınız çoğu zaman düşünceleriniz umrumda değildir ya, torunlarımın torunlarına veya ondan sonraki benim soyumdan olmayan diğer insanlara en güzel yol gösterici olacaktır. Çünkü Sait Faik bir okul ödevinde angarya iş olarak girdiği şu hayatıma belki en büyük katkıyı yapmıştır. Okumaktan sonraki en güzel adımı bana attırmıştır. Yazmak. Ölümsüzlüğe en büyük adım. Her adın anıldığında tekrar nefes almak! Hem de bir ciğerinin olmamasına hem de bir kuruyacak dilin damağının olmamasına rağmen nefes almak. Belki diğer dünyada bu nefes almayı hissedemem belki sadece bu benim kuruntumdur fakat o yazdığım metinlerin gün gelip bir çocuğun elinde çeyiz gibi bir o evden bir o eve vazgeçilmez bir nesne olarak taşındığını bilirsem zaten ölümsüzümdür. Zaten ölmemişimdir ben. O satırlarda zaten benim nefesim vardır. Ve benim yazma isteğim zaten amacına ulaşmıştır.

Lidyalı was heya.
Celebhol
Mesajlar: 11624
Kayıt: 28 Tem 2010 00:02
Favori Anime: -

...
En son Celebhol tarafından 10 Kas 2014 19:46 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
Kullanıcı avatarı
Dr.M
Kalemşor
Kalemşor
Mesajlar: 2524
Kayıt: 22 Kas 2011 21:26
Cinsiyet: Erkek
Favori Manga: One Piece, Veritas, Gamaran, Hollyland,Liar Game,Bakuman, One Punch Man, Berserk, Toriko, Tower of God, City of the Darkness, Noblesse,
Favori Anime: Naruto, Bleach,Death Note, Hellsing, Samurai X, Hunter X Hunter, FullMetal Alchemist Brotherhood
Konum: Zonguldak

Gecenin kör bir vakti, buzul bir mevsimde karşıma çıkan bir ateş çemberiydi gözlerin. Geriye kaçsam donacaktım, derin derin baksam yanacaktım. Tüm acizliğin içinde ben, iki arada kalakaldım. Gözlerin mavi, gözlerin yeşil, gözlerin kara gözlerin ela, hiç bir zaman göremediğim gözlerin adeta bela...

Ne ulaşabildiğim ne de kaçabildiğim bir şeye dönüştün artık, keskin virajlar içinde kaybolan hayatların içinde sen, ben sayılamayacak zamanlarda nefret ettik birbirimizden. Tanımadan görmeden konuşmadan, yakınlaşmadan, uzaklaşmadan ayrılmadan, kavuşmadan öyle ortada öyle melun öyle karanlık.

Oysa, ulaşsam sana, senin gerçekliğine bir ulaşsam, göreceğim ki abartı dehlizlerinde boğduğumu gözümde büyüttüğümü. Biliyorum hakikati, süslü lafların arkasında boş günü anlamlandırma, içi boş kavramları boşaltmış sözlerden ibaret olduğunu da. Sana haddinden fazla anlam yüklüyorum, derinlik katıyorum. Bunu bilsem de kibrimin içinden baktığımda bile yanılma ihtimalini görüyorum, emin olamıyorum.

Sen, yazı yazmamın ikinci sebebi, sadece kör geceleri aklıma geliyorsun, buz gibi soğuğun içinde, gözlerin geliyor aklıma, gözlerin gerçeği senin ne kadar derin olduğunu yansıtan ateş, ulaşamadığım gerçek halini göremediğime yanan ben. Uzaklaşsam içimde bir şüphe bir dondurucu soğuk. Ya yanılıyorsam...

Dedim ya, Gecenin kör bir vakti, buzul bir mevsimde karşıma çıkan bir ateş çemberiydi gözlerin. Geriye kaçsam donacaktım, derin derin baksam yanacaktım. Tüm acizliğin içinde ben, iki arada kalakaldım...
ÖLÜLERİN BEKÇİSİ 3. SEZONU OLAN KURDUN SAVAŞI BAŞLIYOR
GÜNCEL 10. BÖLÜM ÇIKTI [/i][/size] OKUMAK İSTEYENLER BURADAN[/size]

YENİ BAŞLAYANLAR! ÖYKÜNÜN İLK SEZONU İÇİN ÖLÜLERİN BEKÇİSİ ÖZGÜR BİR ADAM BAŞLIĞINA

İKİNCİ SEZONU İÇİN ÖLÜLERİN BEKÇİSİ KURDUN DOĞUMUNA BAKABİLİRSİNİZ.
Celebhol
Mesajlar: 11624
Kayıt: 28 Tem 2010 00:02
Favori Anime: -

...
En son Celebhol tarafından 10 Kas 2014 19:46 tarihinde düzenlendi, toplamda 1 kere düzenlendi.
Gol D. Roger
Mesajlar: 2715
Kayıt: 06 Kas 2012 21:05
Favori Anime: korsanfan : AntiNewEra

► Spoiler Göster
En son Gol D. Roger tarafından 03 Şub 2018 06:08 tarihinde düzenlendi, toplamda 2 kere düzenlendi.
Cevapla

“Sanat Köşesi” sayfasına dön